Nevşin Mengü Hapis Cezası Aldı: Röportaj Suçu Mu, Haber Hakkı Mı?

Gazeteci Nevşin Mengü, PYD/YPG terör örgütü elebaşı Salih Müslim ile yaptığı röportajı yayınlaması nedeniyle "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada ceza ertelendi. Karara muhalefet şerhi koyan bir hakim ise Mengü'nün beraat etmesi gerektiğini savundu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Mengü'nün sosyal medya hesabından yayınladığı röportajın terör örgütünün propagandasını içerdiği belirtilmişti. İddianamede, Salih Müslim'in bölücü faaliyetleri meşru gösterme ve yayma amacı taşıyan sözlerinin Mengü tarafından paylaşıldığı vurgulanmıştı. Savcı, Mengü'nün 1 yıl 6 aydan 7 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılmasını talep etmişti.

Duruşmada Mengü'nün avukatları, müvekkillerinin uzun yıllardır gazetecilik yaptığını ve beraat etmesi gerektiğini savundu. Ancak mahkeme heyeti, oy çokluğuyla Mengü'yü suçlu buldu. Cezanın ertelenmesi, Mengü'nün tekrar suç işlememesi halinde cezaevine girmeyeceği anlamına geliyor.

SALİH MÜSLİM RÖPORTAJI: SUÇLAMANIN TEMELİ

* Röportajın İçeriği: İddianameye göre Salih Müslim'in röportajdaki açıklamaları, terör örgütünün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteriyor veya bu yöntemlere başvurmayı teşvik ediyordu.

* Yayın Platformu: Röportajın Mengü'nün sosyal medya hesabından yayınlanması ve binlerce kez görüntülenmesi, suçlamanın ağırlığını artıran bir faktör olarak değerlendirildi.

* İfade Özgürlüğü Tartışması: Dava, gazetecilik faaliyetlerinin ve ifade özgürlüğünün sınırları konusunda tartışmalara yol açtı.

MAHKEME SÜRECİ VE KARARA TEPKİLER

İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada Mengü'nün avukatları hazır bulundu. Avukat Hüseyin Ersöz, Mengü'nün beraatını talep etti. Mahkeme heyeti, oy çokluğu ile Mengü'ye 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Karara muhalefet şerhi koyan üye hakim, Mengü'nün suça kastı olmadığını ve beraat etmesi gerektiğini belirtti.

Karar, kamuoyunda farklı tepkilere yol açtı. Bazı kesimler kararı desteklerken, bazıları ise ifade özgürlüğüne bir müdahale olarak değerlendirdi. Gazetecilik örgütleri ve insan hakları savunucuları, kararın basın özgürlüğünü kısıtladığı yönünde eleştirilerde bulundu.