İmamoğlu Gözaltında: Soruşturma Detayları ve Bakanlık Açıklaması

İmamoğlu Gözaltında: Soruşturma Detayları ve Bakanlık Açıklaması

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu gözaltına alındı. Adalet Bakanlığı soruşturmanın detaylarını açıkladı. İşte son gelişmeler ve soruşturmanın perde arkası!

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu çok sayıda şüpheli hakkında yürütülen soruşturmalarla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İmamoğlu'nun gözaltına alınmasıyla başlayan süreç, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Bakan Tunç, soruşturmaların titizlikle yürütüldüğünü ve hukukun üstünlüğüne vurgu yaptı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu dahil toplam 106 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Soruşturmaların içeriği ve gerekçeleri merak konusu olurken, Adalet Bakanı Tunç detaylı bilgiler paylaştı.

İşte Soruşturma Kapsamında Gözaltına Alınanlarla İlgili İddialar:

  • Terör örgütüne yardım ve yataklık etmek.
  • Rüşvet ve irtikap yoluyla haksız kazanç elde etmek.
  • İhalelere fesat karıştırmak.

Bu iddialar, soruşturmanın kapsamını ve ciddiyetini gözler önüne seriyor.

Bakan Tunç, soruşturmalarla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmalar kapsamında aralarında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının da bulunduğu 106 şüpheli hakkında bu sabah itibariyle gözaltı kararları verilmiştir. Bu kapsamda; İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 2 soruşturma bulunmaktadır. Terör suçları soruşturma bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının da aralarında bulunduğu 7 kişi hakkında gözaltı kararı bulunmaktadır. Bu soruşturmada şüphelilerin terör örgütüne iştirak halinde yardım etme suçunu işledikleri iddiası bulunmaktadır.”

İki Ayrı Soruşturma Yürütülüyor

Soruşturmalardan biri, terör suçları soruşturma bürosu tarafından yürütülüyor ve İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu 7 kişi hakkında terör örgütüne yardım suçlaması bulunuyor. Diğer soruşturma ise örgütlü suçlar soruşturma bürosunca yürütülüyor ve 100 şüpheli hakkında rüşvet, irtikap, ihaleye fesat karıştırma gibi suçlamalar yöneltiliyor. Her iki soruşturma kapsamında toplamda 106 şüpheli hakkında gözaltı kararı bulunuyor.

Bakan Tunç, soruşturma dosyalarında MASAK raporları, vergi uzmanı incelemeleri, tanık beyanları ve diğer delillerin mevcut olduğunu belirtti. Soruşturmanın büyük bir hassasiyet ve titizlikle yürütüldüğünü vurgulayan Tunç, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğunu ve yargının bağımsız olduğunu hatırlattı.

Hukukun Üstünlüğü Vurgusu

Bakan Tunç, yargının bağımsızlığına ve tarafsızlığına vurgu yaparak, "Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır. Hukukun üstünlüğü esastır. Kanunlar karşısında herkes eşittir; hiç kimseye ve zümreye ayrıcalık tanınamaz" dedi. Ayrıca, soruşturma aşamasının gizliliğine dikkat çekerek, dosya içeriğine vakıf olmadan değerlendirmelerde bulunmanın doğru olmadığını ifade etti.

Soruşturmaların farklı taraflara çekilmesinin ve "darbe" gibi ifadelerle nitelendirilmesinin tehlikeli ve yanlış olduğunu belirten Bakan Tunç, sokak çağrıları yaparak soruşturmalar üzerinden dezenformasyon yapmanın kabul edilemez olduğunu söyledi.

"Yargı Kimseden Emir Almaz"

Bakan Tunç, yargının başlattığı soruşturma ve davaların Cumhurbaşkanı ile ilişkilendirilmesinin hadsizlik olduğunu belirterek, yargının kimseden emir ve talimat almadığını vurguladı. Yargıya saldırmak, yargı mensuplarını tehdit etmek veya onlara hakaret etmenin demokratik hukuk devletinde kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Adaletin tecellisi için yürüyen soruşturmaları etkilemeye yönelik tavır ve davranışlarda bulunmak yerine sağduyu ile hareket etmek gerektiğini belirten Bakan Tunç, tarafsız ve bağımsız yargının vereceği kararın herkes için bağlayıcı olduğunu ve saygıyla karşılanması gerektiğini söyledi.

Soruşturma aşamasında iddialar, savunma ve deliller değerlendirilecek ve soruşturmanın gizliliği ortadan kalktığında maddi gerçeği tüm açıklığı ve şeffaflığıyla kamuoyu görecektir. Bu nedenle bugünden, soruşturma içeriğiyle ilgili hiçbir bilgisi olmadan, lehte ya da aleyhte peşin hükme varmak doğru değildir. Hukuk devletinde masumiyet karinesi ve lekelenmeme hakkının esas olduğunu hatırlattı.

Kaynak: Sputnik