DEM Parti'nin Kürt Sorunu Çözüm Planı: Tecrit, Sözleşme, Eşitlik, Barış
DEM Parti'den kritik toplantı! Kürt sorunu çözümünde yeni dönem mi? Barış süreci için 4 önemli vurgu yapıldı.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Parti Meclisi, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin çağrısıyla başlayan ve PKK lideri Abdullah Öcalan'ın beklenen çağrısı öncesinde önemli bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda, Kürt sorununun çözümü ve barış sürecinin yeniden canlandırılması için atılması gereken adımlar masaya yatırıldı. DEM Parti, sürecin başarıya ulaşması için 4 önemli maddeye vurgu yaparak pozisyonunu netleştirdi.
DEM Parti'den yapılan açıklamada, "İçinde bulunduğumuz kritik süreçte, barışın gerçek ve kalıcı olması için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirecek, halkların müzakere zeminini genişletecek ve barışı sadece siyasi aktörlerin değil, Türkiye halklarının ortak talebi haline getirmek için çalışacağız," ifadeleri kullanıldı. Parti, barış sürecinin toplumsallaşması ve tüm kesimlerin katılımıyla ilerlemesi gerektiğinin altını çizdi.
Kürt Sorunu Çözümünde Yeni Bir Dönem mi?
DEM Parti'nin açıklamasında, Kürt sorununun çözümü için Abdullah Öcalan'ın geliştirdiği çözüm perspektifinin tarihi bir fırsat olduğu vurgulandı. Öcalan'ın daha önceki barış çağrılarının Türkiye halklarında büyük bir umut yarattığı hatırlatılırken, mevcut çözüm tezleri ve demokratikleşme çağrılarının da halkların ortak geleceği için kritik bir dönüm noktası olabileceği belirtildi.

DEM Parti'nin Barış Süreci İçin 4 Temel Vurgusu
DEM Parti, barış ve demokratik çözümün sağlanması için şu dört temel maddeye dikkat çekti:
* Tecrit Politikalarına Son Verilmesi: Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması, özgür çalışma koşullarının sağlanması ve toplumun barış sürecine dair gelişmeleri doğrudan öğrenmesinin önü açılmalıdır.
* Demokratik Yeni Bir Toplumsal Sözleşme: Kürt halkının demokratik ve siyasi hakları anayasal güvence altına alınmalı, Türkiye'de demokratikleşmenin önünü açacak çoğulcu ve katılımcı bir inşa süreci başlatılmalıdır.
* Ortak Vatanda Eşit Yaşam: Türkiye'de yaşayan herkes, eşit haklara sahip yurttaşlar olarak ortak bir geleceği birlikte inşa etme hakkına sahip olmalıdır. Anadilinde eğitim ve kültürel haklar başta olmak üzere tüm demokratik haklar güvence altına alınmalıdır.
* Türkiye'nin Ortadoğu'da Savaş Yerine Diyalog ve Barış Politikalarını Benimsemesi: Bölgedeki tüm halklarla eşit ve barışçıl ilişkilere dayalı diplomasi geliştirilerek, başta Kürtler olmak üzere bölge halklarıyla ilişkiler savaş ve imha temelinde değil, demokratik müzakere çerçevesinde ele alınmalıdır.
Barış, Adalet ve Emek Mücadelesi Ayrılmaz Bir Bütündür
DEM Parti, Türkiye'deki hukuksuzluk ve adaletsizliğin sadece savaş politikalarıyla sınırlı olmadığına dikkat çekti. İşçilerin ve emekçilerin haklarının gasp edildiği, kadınların şiddete maruz bırakıldığı, ifade özgürlüğünün kısıtlandığı ve halkın iradesinin yok sayıldığı bir ortamda, barış, adalet ve emek mücadelesinin ayrılmaz bir bütün olduğu vurgulandı.
DEM Parti, diyalog, müzakere ve çözüm ilkesini esas alan bir parti olarak, halkların barış içinde, eşit yurttaşlık temelinde ortak bir yaşam inşa etmesini savunmaya devam edeceğini yineledi. Partinin, barış sürecinin toplumsallaşması ve halkların demokratik iradesinin güçlenmesi için daha fazla mücadele edeceği belirtildi. Açıklamada, baskıya karşı direnişin, savaşa karşı barışın ve sömürüye karşı emeğin gücünün büyütüleceği, adil, demokratik ve onurlu bir barışın halkların ortak iradesiyle mutlaka inşa edileceği vurgulandı.